PVC KAPI-PENCERE KULLANICILARI İÇİN NEMLENMEDEN KORUNMA VE HAVALANDIRMA

TRUVA OTOMASYON

PVC KAPI-PENCERE KULLANICILARI İÇİN NEMLENMEDEN KORUNMA VE HAVALANDIRMA

Yapıların iç mekan konforu yeterli havalandırma yapılmadığı için kötüleşmekte, ortamda oluşan nem ve küf yapı ve insan sağlığını olumsuz etkilemektedir. Bu tür şikayetlerin giderilebilmesi için nem ve küf oluşumunun sebeplerinin iyi bilinmesi, ortamın iyileştirilmesi için alınacak tedbirlerin etkili olmasını sağlayacaktır. Nem birkaç istisna dışında genellikle içerideki oda havasından gelir. Su hava ile bağlanma özelliğine sahiptir. Havada ki su, sıcaklık ve hava basıncına bağlı olarak artar ya da azalır. Doyuma ulaşan oda havası yüzey ısısı en düşük bölgelerde su bırakır. +20 ºC ‘ta %50 nem ihtiva eden bir ortamda yüzey ısısı 9,3 ºC düştüğünde nemlenme başlar. Nemlenmeden korunmak için duvar ve cam yüzey ısılarının iyileştirilmesi ve ortamdaki nem oranının düşürülmesi gerekir. Bina içindeki nemin standart seviyelere düşürülebilmesi için nem kaynaklarının ortama ne kadar nem bıraktığının bilinmesi ve ihtiyaç olan havalandırma programının iyi yapılması gerekir.

 
Nem kaynakları ve saat başına ortalama bıraktıkları nem miktarları aşağıda ana başlıklar halinde verilmiştir.pvc pencere nem
OTURAN İNSAN                                                                                                    30 g
ÇOK AZ HAREKETLİ İNSAN                                                                               60 g
ÇAMAŞIR MAKİNASI                                                                                            300 g
SIKILMAMAIŞ ÇAMAŞIRLAR                                                                              500 g
SU İLE TEMİZLİK                                                                                                1000 g
YEMEK PİŞİRME                                                                                                 1000 g
BANYO                                                                                                                  2600 g
Sağlıklı bir ortam için tavsiye edilen nem oranı %35 olarak belirtilmektedir. %35 izafi nem ihtiva eden ortamda, % 3.3 g/m³ su bulunmaktadır. Konunun iyi anlaşılması için bir daire için havalandırma programı çıkaralım.
– 5x5x3 ölçülerinde bir oda kullandığımızı varsayalım.
– Bu ölçülerdeki bir odada 75 m³ hava bulunmaktadır.
– 75 m³ havanın % 50 nem oranına ulaşması için yaklaşık 400 g su buharı ilave edilmesi gerekir.
– Çok az hareketli İki kişinin 4 saatte ortama bıraktığı nem 480 g’ dır.
– Diğer nem kaynakları dikkate alınmasa dahi bu odanın 4 saatte bir havalandırılması gerekir.
Örnekte belirtilen durum dışında; yukarıda belirtilen nem kaynakları, salon bitkileri, binanın yapımından kalan nem ya da eski binalarda meydana gelmiş olan rutubet de, havanın nemlenmesine katkıda bulunurlar. Ortama bırakılan nem miktarına bağlı olarak havalandırma programları uygulanmalıdır. Odalarda birim olarak büyük miktarlarda su buharı ortaya çıkıyorsa, (Örneğin yemek pişirmek, duş almak; ısıtma soba ile yapılıyor ise, soba üzerinde su ısıtılması gibi…) bu odalar derhal havalandırılarak buhar dışarı atılmalıdır. Bu işlemler yapılırken odaların kapıları kapalı tutulmalı ki! buhar bütün daireye yayılmasın. Ayrıca nem ve küf oluşumu hava sirkülasyonu az olan ve ısı köprüsü oluşan bölgelerde görülür.Özellikle büyük mobilyaların arkalarında. Bu bölgelerde hava sirkülasyonunu sağlamak için mobilyaların duvardan 5-10 cm uzak tutulmasında fayda vardır. Isı köprüsü oluşan bölgelerin yalıtılması gerekir.
Küf oluşumu, küf mantarlarının havada uçuşan sporlarının nemli alanlarda beslenebileceği bir çevre bulması ile içeride yaşayanları kızdırarak gittikçe büyümesi ve gelişmesi ile ortaya çıkar. Oda havasını bozar. Ortama kötü koku verir.
Nem ve küf oluşumu; pencereleri daha önce ahşap olan fakat ısı tasarrufu sebebi ile PVC ile değiştirilen binalarda daha çok görülebilir. Kullanıcılar yeni ürün ile birlikte ortaya çıkan olumsuzluklardan direkt olarak yeni ürünü sorumlu tutmaktadır. Sorunun kaynağının PVC kapı-pencere sistemleri olduğunu düşünmektedir. Pencere üreticileri bu konuda yoğun şikayetler almaktadır. Pencereleriniz su alıyor, duvarlarım rutubetlendi, pencereleriniz koku yapıyor… Daha önce hiçbir problemimiz yoktu siz penceremizi değiştirdikten sonra bu olumsuzlukları yaşamak zorunda kaldık. Gibi soru ve eleştiriler yöneltiliyor. Daha önce bu problemlerin yaşanmamasının sebebi; daha önce kullanılan pencerelerde termik havalandırmanın gerçekleşiyor olmasıydı. Ayrıca kullanılan camların yüzey ısısı düşük olduğundan cam adeta su kapanı gibi işlem yapıyordu. Cam yüzeyinde yoğunlaşan su, tahliye deliklerinden dışarı atılarak ortamdaki nem dengeleniyor, duvar yüzeylerinde terleme ve küf oluşumu meydana gelmiyordu. Ancak nemi dengeleyen unsur olarak karşımıza çıkan tek camlı pencere ünitesi: ısı, ses, su ve toz yalıtımı yetersiz olduğu için hijyenik bir ortam sağlamıyordu. Termik havalandırma ile de insan sağlığı için gerekli olan temiz hava ihtiyacı karşılanamıyordu. Bu ürünler daha çok enerji kullanımı, çevre kirliliği ve Yeşil alanların yok edilmesi, gibi olumsuzluklar da dikkate alındığında ekonomik olarak tercih edilmeyen bir sistemdir.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir